Amerikalı Yazar Türkiye’ye Girişi Yasaklandı

Dr. Amy L. Beam:

Amerika’da bir söz vardır: “Vereceğin ceza, suça uygun olsun”. Türkiye’de çok uzun süredir bu özdeyişin tam tersi geçerli: Önce ceza geliyor, ardından suçlama. Son yıllarda Türkiye’de gerçekleri söylemek en büyük suçlardan biri haline geldi. Ama cezalandırma her zaman gizli bir şekilde gerçekleştiriliyor: Ya “oturma izninizin süresi doldu” gibi sıradan bir nedene ya da “bir terörist örgütün propagandasını yapmak” gibi daha sübjektif ve kışkırtıcı bir nedene dayanıyor.

Ben Dr. Amy L. Beam Türkiye’nin doğusunda turizmi geliştirmeye çalışan, Kürt tarihi ve kültürü ile Türkiye’ye sığınan Yezidiler üzerine yazılar yazan bir Amerikalıyım. 28 Kasım 2014’de Ağrı ili Yabancılar Şubesi, oturma iznimi yenilemeyi reddetti. Bunun nedeninin, Türkiye’nin güneydoğusunda, Irak sınırında küçük bir dağ köyü olan Beytüşşebap’a gittiğim bilgisinin Şırnak polisi tarafından bilgisayara girilmiş olması olduğunu bildirdiler.

Ankara polisi, 2014’de kabul edilen 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Kanunun 33/1-ç maddesi uyarınca “uygun görülmediği” nedeniyle Ağrı polisine oturma iznimi yenilememeleri talimatını verdi. Ancak söz konusu yasa, ancak “geçerli sınır dışı etme veya Türkiye’ye giriş yasağı kararı bulunması” durumunda oturma izni verilemeyeceğini yazıyor.

Türkiye Basın Özgürlüğü Endeksinde Geriliyor

Sınır Tanımayan Gazeteciler örgütü tarafından derlenen Basın Özgürlüğü Endeksi, 2014 yılında basın özgürlüğü sıralamasında Türkiye’yi 180 ülke arasında 154. sıraya yerleştirdi. Türkiye’de bulunan Yabancı gazeteciler, ikamet izinlerini kaybetmekle veya fiili sınır dışı edilme ve girişlerinin yasaklanmasıyla korkutulup susturulmakta. Bu yasaklar çoğunlukla hiçbir açıklama yapılmadan konulmaktadır. Bu, ülkeye girişimin hiçbir neden verilmeden yasaklandığı ikinci durum. Kulağıma gelen bilgilere göre kararın ardındaki asıl neden “Kürt politikam”. “Amy Beam, internetteki yazıları nedeniyle Türkiye için tehlikeli bir kişidir.”

Bana göre Güneydoğu Türkiye turizm için güvenli bir yer. Yeryüzündeki en güzel yerlerden biri. Beytüşşebap’ı ziyaret etmem neden bu kadar tehlikeli olabilir ki? 1990’larda bombalanan, yakılan ve boşaltılan 35 köyün tarihi hakkında yazılar yazdım. Şırnak polisinin yabancıların Türkiye’nin güneydoğusunu ziyaret etmelerini istememesinin nedeni terörizm değil. Bunu istemiyorlar çünkü iktidardaki AK Parti, yabancıların Kürtlere nasıl davranıldığını görmelerini, Kürtlere yöneltilen devlet şiddetinin ve baskısının geçmişini öğrenmelerini istemiyor. Tehlikeli gördükleri şey Amy Beam değil, gerçekler. Polis ve diğer yetkilileri bu konularda yıllar boyunca hiçbir ceza almadılar. Hiçbir neden ve gerekçe ileri sürmeden yabancıların ülkeye girişini yasakladılar. Yol gösterecek net bir mevzuat bulunmadığı için polis yıllarca kendi keyfi kurallarına göre hareket etti.

tweet

Ülkeye Giriş Yasağı için Yanlış Neden İleri Sürüldü

New York’daki Türkiye Konsolosluğunda Vize Görevlisi olan Çiğdem Doğan, bilgisayar sisteminde ülkeye giriş yasağının nedenlerinin sadece YUKK’un 33/1-ç” (19 Kasım’da) ve “54/1-g” (24 Kasım) maddelerine dayandığı şeklinde verildiğini söyledi.

6458 sayılı YUKK’un 33/1 maddesi ç bendi, bir kişinin ülkeye girişinin ancak bir yasak veya sınırdışı etme kararı alınmış olması durumunda engellenebileceğini belirtiyor. Peki ama benimle ilgili bir giriş yasağı veya sınırdışı etme karar var mı?

YUKK’un 54/1-g maddesi, ikametgah izni sona ermiş olmasına rağmen ülkede kalmaya devam eden yabancıların sınır dışı edilebileceğini yazıyor. Ben ikametgah iznimin süresini hiç bir zaman aşmadım. Oturma iznimin sona ermesine bir ay kala gönüllü olarak ülkeden ayrıldım. Acaba Şırnak polisi hiç kimsenin bu noktayı kontrol etmeyeceğini mi ummuştu? Göç İdaresi Genel Müdürlüğü’nün yeni otomatik bilgisayar sisteminde bir hata, bir “sistem sorunu” mu oluştu? Yoksa polis bu türden kuralsızlıkları tespit edecek olan bilgisayar sistemini görmezden gelmeyi mi tercih etti?

Türkiye’de henüz hukuk ve adaletten umudunu yitirmemiş olanlar da var. İstanbul’da bulunan Kadir Has Üniversitesi’nin kısa süre önce yaptığı bir araştırmaya göre, Türkiye’de vatandaşların %28’i adalet sistemine güveniyor. Ben de pek çok Amerikalı gibi saf bir şekilde iyimserim. Elimizde dağlar kadar delil olmasına rağmen ben de adalete güvenen o %28’e dahilim. Türkiye’de adaletin mümkün olduğuna inanmak zorundayım çünkü Türkiye’ye dönmemin tek yolu, bağımsız bir yargıcın hakkımdaki giriş yasağını kaldırması. Türk Konsolosluğu, ülkeye giriş yasağının ancak mahkemeye veya yabancılar şübesine başvurularak kaldırılabileceğini belirtti. Bu aslında 6458 sayılı yasaya aykırı bir durum.

6458 Sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Yasasının Zarafeti

6458 Sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Yasası, 2013 Aralık ayında Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kabul edildi ve 2014 Nisan ayında yürürlüğe girdi.

law01law

Yasa, iltica, göç ve yabancılar hukuku alanında Türk hukuk sistemini Avrupa Birliği standartlarıyla uyumlu hale getirme yönünde bir çabayı temsil ediyordu. Amy Beam’in avukatı Salih Efe, yeni yasanın taslak çalışmaları sırasında mecliste lobi yapmış olan pek çok insan hakları aktivisti ve avukattan biri. Bu yasa, kişileri bir suçtan dolayı yargılamadan önce doğrudan cezalandırmaya giden eski polis mantığından kurtulmaları için mahkemelere bir araç olarak sunuldu.

Benim ilk kariyerim İngilizce öğretmenliği ve dilbilimdi. Dilleri seviyorum ve kelimelerin yerinde seçilmiş olmasına önem veriyorum. Dile duyduğum sevgi, ikinci kariyerim olan yazılım geliştirmede de işime yaradı. Bilgisayar kodu yazmak, kesin söz dizimi ve noktalama gerektirir. Tek bir virgül bile eksik olsa, kod çalışmaz. Doğru ya da yanlış koşul mantığı üzerine kuruludur:

Koşul A geçerliyse, o zaman B’yi yap. Yazılım mesleğinde, açık, anlaşılır, okuması kolay ve etkili kodların “zarif” oldukları söylenir. Bir yazılım mühendisine “zarif” kodlar yazdığını söylemek, ona yapılabilecek en büyük iltifattır.

6458 sayılı yasa, son derece zekice yazılmış. Bilgisayar jargonuyla ifade edersek bu yasa, zarif bir yasa. İçeriğine her noktada katılmayabilirsiniz ama akla gelebilecek en zarif yazılı yasa olduğu da kesin. Aynen bir bilgisayar programında olduğu gibi eğer/o halde mantığına dayanıyor. Karmaşık cümle yapıları yok, uzayıp giden cümleler yok, anlaşılmaz hukuk terimleri yok. Sıradan bir insan bile rahatlıkla anlayabilir. Dili belirsiz ya da muğlâk değil. Yorumlama açık bir alan bırakılmamış. Tek yapılması gereken ifade edildiği şekilde yasayı uygulamak.

Madde 33: Kısa dönem ikamet izninin reddi, iptali veya uzatılmaması. Bu maddeye göre ikamet izninin yenilenmesi, Madde 33, paragraf 1(ç) kapsamında reddedilebilir. Madde 33/1-ç, geri dönülmez nokta kabul ediliyor. Beni temsil etmesini istediğim her avukat, 33/1-ç maddesinin, Türkiye’ye girişimin kesin olarak yasaklandığı anlamına geldiğini söyledi. Durum umutsuz görünüyordu. Ancak 33/1-ç maddesi, Türkiye’deki avukatların %99’unun düşündüğünün aksine bir ülkeye giriş yasağı değil, ikamet izninin reddi sebebini belirtiyor. Eğer hakkımda “Türkiye’den geçerli bir sınır dışı etme kararı veya “Türkiye’ye giriş yasağı kararı” varsa, bana ikametgâh izni verilmeyebilir.

Peki ama benimle ilgili alınmış olan Türkiye’ye giriş yasağı kararı neredeydi? Yasaya göre Türkiye’ye giriş yasağının, ikametgâh iznimin reddedilmesinden önce alınmış olması gerekir, sonra değil.

Madde 54: Sınır dışı etme kararı alınacaklar. Bir yabancı hakkında Türkiye’den sınır dışı etme kararı, 54. madde altında ele alınıyor. Madde, bir yabancı Türkiye’deyken ve belirli bir tarihte ülkeyi terk etmesi istendiğinde uygulanıyor. Madde 54/1-g şöyle diyor: EĞER bir yabancı, oturma izninin süresini kabul edilebilir gerekçesi olmadan aştıysa hakkında sınır dışı etme kararı verilebilir.

Madde 9: Türkiye’ye giriş yasağı: Türkiye’ye girişi yasaklanan kişiler Madde 9’da ele alınıyor. Türkiye dışında bulunan bir yabancının ülkeye girişine izin verilmediğinde uygulanıyor. İkinci paragrafta şöyle deniyor: EĞER bir yabancı sınır dışı edildiyse ülkeye girişi yasaklanabilir.

Benim altı aylık oturma iznimin süresi 3 Ocak 2015’de dolana kadar Türkiye’de kalmama izin verildi. Sınır dışı edilmeyeceğim açık bir şekilde beyan edilmişti. Bu nedenle sınır dışı edilmiş olmamdan dolayı ülkeye girişim engellenemez çünkü ben sınır dışı edilmedim. Bu durumda benim ülkeye giriş yasağının ardında, Madde 9 paragraf 1’de açıklanmış olan tek bir neden olabilir; buna göre,

EĞER bir yabancının kamu düzeni veya kamu güvenliği ya da kamu sağlığı nedeniyle istenmediğine karar verilirse, bu kişinin ülkeye girişine izin verilmeyebilir. Ama benim istenmeyen kişi olma durumunun ispat edilmesi gerekir. Yani suçlama yapılmadan ve ispatlanmadan ceza verilemez ki. Eğer Türkiye işleyen bir demokrasiye sahipse, kişilerin ülkeye girişi üzerinde keyfi yasaklamalar yapılamaz. Bu, tüm dünyada tartışılmakta olan bir EĞER. Türkiye hala işleyen bir demokrasi mi?

Bilgilendirme ve Temyiz Hakkı, Madde 10 ve 25

5 Aralık 2014’de, Ankara’da Göç İdaresi Genel Müdürlüğü’ne gittim. Üst kata, aslında

ziyaretçiler için düzenlenmemiş olan bir odaya götürüldüm. Odada, yeni Yabancılar Yasası’nın yeni baskıları üst üste yığılmıştı. İkamet izni talebinin reddine itiraz etme süreciyle ilgili bilgi istedim ama hiç kimse ne yapılması gerektiğini bilmiyordu. Benden orayı terk etmemi istediler. Madde 25(2)’yi açtım ve okumaya başladım: “İkamet izni talebinin reddi, iznin uzatılmaması veya iptali, yabancıya tebliğ edilir… ve yabancının karara karşı itiraz haklarını etkin şekilde nasıl kullanabileceği hakkında bilgi verilir.” Buna verecek cevapları yoktu. “Eğer siz prosedürü bilmiyorsanız, o zaman ben nasıl bileyim?” dedim, oturdum ve itiraz süreciyle ilgili bilgileri bulmalarını bekledim. Personel aralarında biraz tartıştıktan sonra bodrumda yer alan evrak kayıt bölümüne götürüldüm ve burada yazılı olarak itirazımı doldurdum.

Ertesi gün, 6 Aralık’ta, yabancılar polisi İstanbul Atatürk havalanından uçağa binmemi engelleyip yeniden pahalı bir bilet almama yol açtığında onlara sorunun ne olduğunu ve nasıl düzeltebileceğimi sordum. Polis bana sadece, “vizeniz ve oturma izninizle ilgili bir sorun yok, sistemden kaynaklanan bir sorun vardı” dedi.

Madde 10(1)’de, yabancı ülkeyi terk ederken, giriş yapma yasağı ile yasak kararına itiraz süreci hakkında bilgi verileceği belirtiliyor. Ben 23 Ocak 2015 tarihine kadar, yani Göç İdaresi Genel Müdürlüğü’ne yaptığım itiraz reddedilene kadar hiçbir şekilde bilgilendirilmemiştim.

Türkiye’de Eğilim Hangi Yönde?

Türkiye halen demokrasisini kurtarma mücadelesi veriyor. Uluslararası basın tarafından hor görülüyor ve internet sansürü, basın özgürlüğündeki gerileme ve özellikle Kürtlere karşı işlenen insan hakları ihlallerinden dolayı Avrupa Birliği’ne girilmesine izin verilmiyor. 2014 tarihli Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu, mahkemeler tarafından yabancılara karşı keyfi giriş yasağının uygulanmasını engelleyerek basın özgürlüğünü yeniden tesis etmelerinde yardımcı olacak bir araç olabilir.

Giriş yasağı ve oturma izni talebimin reddedilmesi konularını Ankara İdare Mahkemesi’ne götürüyorum. Mahkeme polisten bağımsız olarak adaleti sağlama görevini yerine getirecek mi? Bir “sistem sorunundan” kaynaklanan ülkeye giriş yasağını kaldıracak mı? Yoksa mahkeme eski polis mantığını devam ettirip benim “kamu düzeni, kamu güvenliği ve kamu sağlığı” nedeniyle istenmeyen bir yabancı olduğuma mu hükmedecek. Eğer “istenmediğime” karar verildiyse, suçum ne? Bana yöneltilen suçlamalar ve aldığım ceza nedir?

Mahkemelerin hukukun üstünlüğüne uygun hareket edip yeni ve zarif Yabancılar Yasası’nı uygulayacak mı? Yoksa Türkiye yabancıları meşru bir neden göstermeden ülke dışına atma uygulamasına ve girdiği tehlikeli yolda ilerlemeye devam mı edecek? Ben Türkiye vatandaşlarının %28’inin yanında yer alıp mahkemenin polis üzerinde yargı kontrolünü sağlamasını ve uluslararası toplumum gözünde biraz saygı kazanması için bu fırsatı değerlendireceğini umuyorum.

Dr. Amy L Beam Türkiye’nin doğusunda turizmin gelişmesi için Mount Ararat Trek şirketi ile çalışmalar yapmakta ve Kurdistan Tribuneinde Kürtler üzerine siyasi ve tarihi makaleler yazmakta. Twitter @amybeam; amybeam@yahoo.com.

There are no comments yet. Be the first and leave a response!

Leave a Reply

Wanting to leave an <em>phasis on your comment?

Trackback URL https://kurdistantribune.com/amerikali-yazar-amy-beamin-turkiyeye-girisi-yasaklandi/trackback/